HERŞEY ÇOK MU GÜZEL OLDU NE?
Beklenen açıklama nihayetinde geldi.
Herkes kanımca rahat bir ‘ohhh’ çekmiştir.
Sn. İmamoğlu’nun ‘seni kalbime mühürledim’ sözünü aldık.
Kurtulduk mu?
Kurtulduk evet.
Günler haftaları, aylar yılları kovaladı.
Ama nedense şu iki kelime net olarak ağızdan çıkamadı bir türlü.
Ömür törpüsü aksâmı gibi.
Bitirildik resmen, bu sözlü-sözsüz kelimelerden.
Kurdeşen olduk.
Adaylık açıklamaları yapacak mı? Yapmayacak mı?
Derken, nihayetinde son noktayı koydu.
Sn. İmamoğlu, İstanbul’u kalbine bir güzel mühürleyip gömdü.
Çok şükür, CHP tabanı olarak seçmenleriyle birlikte, soluksuz derin bir nefes aldık.
Aslında bu hareketiyle İmamoğlu, geleceğini teminat altına alarak CHP’lilerin
gelecekteki Genel Başkan Adayı olarak da mühürlemiş oldu!
Ve sayfayı noktalayarak, alkışlanacak bir duruş ve hareket sergilemiş oldu kendince.
Dolayısıyla, kendi tabanındaki seçmenlerine de vermiş olduğu sözü tutarak yerine getirmiş oldu.
Bizlerin beklentisi doğrultusunda hareket ederek büyük alkış aldı.
Bu karardan dolayı memnunuz.
Şahsen kendi adıma mutlu oldum.
Eminim birçok partili de benimle aynı düşüncede hem fikirdir.
Ülkemiz yararına, çok da güzel oldu.
Eğer aksi yönde bir tercih yapmış olsaydı; Partisini bölmekle kalmayacak, kendi siyaset geleceğini de riske atacaktı.
Hamlelerini akıllıca kullanıp söylemlerindeki kelimelerini titizlikle seçerek, kurduğu yeri ve konumunu koruyarak güçlendirdi.
Ayrıca, bu duyarlılıkla partisine sadık kalarak kendini de ispatlamış oldu.
Öyle görülüyor ki; Sn. Kemal Kılıçdaroğlu’nun izinden gidecektir.
Her şeye rağmen elde ettiği bu onurlu mücadeleyi, liyakatli ve dik duruşuyla kendini yeteri kadar ispatlayarak kanıtladı.
Kendi arayışında, gönlünde yer eden bir genel başkan profili elbette ki çizecektir.
İnançla, özveriyle, omurgalı dik duruşla ve işbirliği sağlandığı sürece bu mümkün.
Bütün yılların vermiş olduğu karamsarlık bulutu dağılıp, o asık yüzler yerini gülen gözlere bıraktığında ‘her şey çok güzel olacak.’
Bu vesileyle herkes, yeni bir yüzyıl Türkiye’sinde kazanmış olacaktır.
