CHP İstanbul Milletvekili ve Adalet Komisyonu üyesi Turan Taşkın Özer, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un Meclis’te Can Atalay hakkında kararın okunması sırasında yaşananlarla ilgili sosyal medyadan yaptığı paylaşıma tepki gösterdi. Özer, Tunç’a seslenerek ‘HSK’yi derhal göreve çağırın’ dedi.
Kaynak: Birgün
Meclis Genel Kurulu’nda Hatay Milletvekili Can Atalay hakkında Yargıtay 3. Ceza Dairesinin verdiği kararın okutulduğu sırada gerginlik yaşandı.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, sosyal medya hesabından yaşananlara ilişkin, “Meclis Başkanlık Kürsüsünün işgal edilmesi ve Meclis Başkanvekilimize kitapçık atılması, milli iradeye büyük bir saygısızlıktır” şeklinde paylaşım yaptı.
CHP’li Özer, Bakan Tunç’un bu paylaşıma tepki gösterdi.
Bakan’ın talimatla hareket ettiğini söyleyen Özer, şunları kaydetti:
“Dün Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde milletin iradesi yok sayıldı. Her milletvekili Anayasa’ya bağlı kalacağına dair şerefi ve namusu üzerine yemin eder. Ancak Meclis Başkanvekilliği yapan Ak Partili Bekir Bozdağ ettiği yemin gereği Anayasa’ya uygun davranmaktansa kendisine verilen talimatla hareket etti. Ama ne yazık ki sadece Meclis Başkanvekili değil, görüyoruz ki Adalet Bakanı da asli görevi yerine, yalnızca kendisine verilen talimatla hareket ediyor. Anayasa’ya ve Anayasa Mahkemesi kararına karşı siyasi saiklerle, saray talimatlarıyla hareket eden Yargıtay 3. Ceza Dairesini “Anayasa’yı değiştirmek gerektiği” gerekçesiyle savunuyor. Devlet adamı sorumluluğundan uzak bir şekilde yaratılan yargı krizine, devlet krizine çanak tutuyor. Bununla yetinmediği gibi, Meclis’te milletin iradesini savunan milletvekillerini hedef alıyor. Hedef aldığınız hiçbir milletvekilimiz, Anayasa’ya sadakatle bağlı kalacağı yemininden asla ama asla dönmeyecektir.”
“ASLİ GÖREVİNİZİ YAPIN”
,“Sayın Bakan, sizi asli görevinizi yapmaya davet ediyorum. Başta yanınızdaki bakan yardımcılarınız olmak üzere rüşvet iddiaları ve hukuksuz kararlarıyla anılan hakim ve savcılarla ilgili başında bulunduğunuz HSK’yi derhal göreve çağırın. İşini özveriyle yapan hakim ve savcıların özlük hakları için çalışın. Adliye koridorlarında şiddet gören avukatların yanında olun. Cezaevlerinde yaşanan hak ihlalleri için hızlıca harekete geçin. Toplumun tüm kesimlerinden yükselen hak talepleriyle bir zahmet ilgilenin. Elbette Türkiye Büyük Millet Meclisi kürsüsü aziz milletindir. Ancak milletin iradesini gasp eden, hiçe sayan, ayaklar altına alan da mensubu olduğunuz parti, bağlı olduğunuz saray rejimidir. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin varlığını ve onurunu yerlere seren, hiç düşünmeden halk tarafından seçilmiş bir vekilin, vekilliğinin düşmesine ilişkin kararı okuyan AK Partili Meclis Başkanvekilini savunacağınıza ülkeye adaleti getirin.”